John Wick 2 - Taktik Maktik Yok Bam Bam Bam

Neo

John Wick son zamanlarda izlediğim "ben tek siz hepiniz" tarzı filmler arasında en çok hoşuma giden yapımlardan biri. Bunun nedeni çocukluğumdan gelen Neo fanboyluğu mu yoksa aksiyon sahnelerinin iyi olması mı bilemedim. Aslıda ikisi de aynı kapıya çıkıyor. O kapı da Keanu Reeves'den başkası değil tabi ki. Arkadaşım sen 50+ yaşındasın yaşıtlarının en büyük aksiyonu çift okeye dönmekken sen dublör kullanmadan bunları nasıl yapıyorsun aklım almıyor.

Konusu (Spoilersız)

John emekli olmak için gittiği "imkansız görev"de Santino D'Antonio'ya borçlanır. Santino da John'dan birini öldürmesini ister. Olaylar gelişir.

Filmden Ne Beklemeliyim?

Öncelikle bu filmin ful bir aksiyon filmi olduğunu ve çok derin felsefeler beklememeniz gerektiğini söylemeliyim. Çünkü günümüzün şekil elitleri "felsefe" bulamadıkları filmlere bok atmayı çok seviyor. Ancak iki saatlik bam güm aksiyon istiyorsanız John Wick sizin filminiz. Arabayla uçaktan atlamak, onuncu kattan havuza düşmek, yere düşen cep telefonunun bütün binayı havaya uçurması gibi abartılardan uzak ayakları yere basan bir aksiyon filmi John Wick.

Filmdeki kişilerin ve kurumların geçmişi güzel kurgulanmış. Tetikçilerin arasında oluşmuş kültür ve kurallar güzel açıklanmış. Yani olmuş bu olmuş. Film hakkında uçuk diyebileceğimiz tek nokta John un sürekli 15 kişiye saldırdım modunda dolaşması. Ama yakışır Keanu abime.

Detaylı Anlatım(Spoilerlı)

İlk filmi izlemediyseniz ikinci filmin başında ilk filme dair ufak bir özet geçiyorlar ve karakter hakkında bilmeniz gerekenleri orada öğreniyorsunuz. Ancak John'un emekli olma hikayesini bilmezseniz ileride bahsedeceğim Marker mevzusunu anlamanız zor olabilir.

Ruby Rose 💋 
İkinci filmde bu tetikçi camiasının biraz daha içine giriyoruz. İlk filmde sadece Continental otelinde tetikçilerin iş yapamayacağını öğrenmiştik. Bu otel tarafsız bölge gibi bir şeydi. İkinci filmde bu dünyanın kurallarını biraz saha öğreniyoruz. Filmin başlarında italyan bir mafya babasını oğlu Santino D'Antonio John'u ziyarete geliyor. İlk filmde bahsedilen "imkansız görev" sırasında John olduğu yerden çıkabilmek adına Santino ya "marker" veriyor. Bu marker aslında açık çek gibi bir şey. Marker verdiğiniz kişi o markerı kullanarak sizden bir şey istediğinde o isteği yerine getirmek zorundasınız.  Tetikçi(Suikastçi) dünyasının kurallarına göre her marker onurlandırılmalıdır. Eğer eğer verilen işi kabul etmezseniz ölürsünüz, kaçarsanız ölürsünüz, marker verdiğiniz kişiyi öldürürseniz ölürsünüz. 
John başta işi kabul etmek istemese de marker yüzünden işi kabul ediyor. Öldürmesi gereken kişi ise Santino D'Antonio'nun ablası. Babaları öldüğünde konseydeki yerini Santino yerine ablasına bırakınca adam kıskançlıktan ablasını öldürtmek istiyor. Daha sonra John suikast için hazılanmaya başlıyor. Continental'in Roma şubesi olduğunu görüyoruz. Suikastçilerin nasıl bir teknolojiye sahip olduğunu görüyoruz. (Kurşun geçirmez kumaş gibi.) Devamını anlatırsam konusunu değil filmi anlatmış olurum. Oyüzden burada duruyorum.

Bu arada bir parantez açıp Santino'nun adamlarından olan Ruby Rose'a öpücük göndermek istiyorum.

0 yorum:

Yorum Gönder

Powered By Blogger